Çok güzel ağaçların, bitkilerin ve derenin olduğu bir köy varmış. Bu köyde 6 yaşında Mert adında bir çocuk yaşarmış. Özellikle tatil günleri bu köyün çocukları hep bir araya gelirlermiş. Mert de onlara katılır, hava kararana kadar arkadaşlarıyla vakit geçirirmiş. Mert arkadaşlarıyla oyun oynarken mutlaka mızıkçılık yaparmış. Oyunlarda kazanamadığında arkadaşlarına yalan söyleyerek onları kandırırmış.
Bu böyle aylarca devam etmiş. Mert arkadaşlarının tüm uyarılarına karşı yalancılık huyundan vazgeçememiş. Böylece tüm arkadaşları giderek Mert’ten uzaklaşmaya başlamış. Mert bu durumdan rahatsız olmaya başlamış ama ne olduğuna anlam veremiyormuş. Dışarı çıktığında hiç kimse onunla oyun oynamak istemez olmuş. Kimsenin kendisiyle konuşmadığını gördüğünde arkadaşlarına neden böyle yaptıklarını sormuş.
Arkadaşları Mert’in yalanlarını yakaladıklarını ve bundan rahatsız olduklarını anlatmışlar. Böyle yapmaya devam ettiğinde arkadaşlıklarını tamamen bitireceklerini söylemişler. Mert, buna çok üzülmüş. Artık hiç dışarı çıkmamaya başlamış. Annesi bu durumdan şüphelendiği için Mert’le konuşmaya karar vermiş. Mert, önce annesine bu durumu anlatmak istememiş. Annesi ısrarcı olunca anlatmaya mecbur kalmış.
Arkadaşlarına oyun içinde yalan söylediği için onunla oynamak istemediklerini söylediklerini dile getirmiş. Annesi de bu duruma çok üzülmüş. Mert’in böyle bir şey yapabileceğine aslında hiç ihtimal vermezmiş. Mert, böyle kötü bir alışkanlık kazandığı için kendinden çok utanmış. Bir daha böyle bir şey yapmayacağına dair annesine söz vermiş. Annesi, Mert’i bir şartla affedeceğini söylemekten geri durmamış. Gidip arkadaşlarından da özür dilemesini istemiş.
Mert hemen arkadaşlarının yanına gitmiş. Onlara söylemek istediği birkaç lafının olduğunu belirtmiş. Arkadaşları Mert’in sözüne kulak kabartmışlar. Mert oyunda mızıkçılık yaptığı ve kazanmak için yalan söylediği için bütün arkadaşlarından özür dilemiş. Onlara kendini nasıl affettirmesi gerektiğini açıkçası bilmiyormuş.
Arkadaşları, öncelikle bir daha onlara yalan söylemeyeceğine ve mızıkçılık yapmayacağına dair Mert’ten söz almışlar. Sonra da yaptığı hatayı telafi etmesi için önce ona ceza vermişler. Mert bunu kabul etmiş. Cezası bitince arkadaşlarıyla mızıkçılık yapmadan güzelce oynamış. Böylece birlikte iyi vakit geçirdiği bir arkadaş grubuna sahip olmuş. Mert yaşadığı bu üzücü olaydan sonra hayatı boyunca dürüst bir insan olmuş.